5 Kasım 2010 Cuma
New York'ta Beş Minare bir cesaret gösterisi
Mahsun Kırmızıgül Türk sineması için tezlere konu olacak kadar ilginç bir isim. Müzik geçmişi ortadayken birden bire sinemaya el atan, bunu yaparken de herkesi şaşırtacak kadar başarı yakalayan ve artık Türk sineması için de çok önemli bir isim olan Kırmızıgül ilk filmi olan Beyaz Melek’te izleyenleri şaşırtmıştı. Bu filmde kır kökenli toplumun aile yapısıyla şehirleşmiş toplumun dejenerasyonunu çok vurucu bir şekilde izleyiciye anlatmıştı. İkinci filmi Güneşi Gördüm, Güney Doğu Anadolu’nun acılarına odaklanmıştı. Bütün bu hikayeler Mahsun’un kişisel tecrübelerinin izlerini taşıyordu. Ve onun kendine has duyarlılığı filmlerdeki farkı yarattı. Son filmi New York’ta Beş Minare ilk filmlerinden çok daha evrensel bir konuya odaklanıyor. 11 Eylül sonrası ABD’nin ve onun suyundan giden birkaç ülkenin yarattığı 'İslam eşittir terörizm' yalanını hedef alıyor New York’ta Beş Minare. Bu anlamda çok önemli bir yapım. Bir de bu hikayeyi anlatırken Hollywood ünlülerinin de oyuncu kadrosunda yer alması daha da bir önem katıyor filme. Cehennem Silahı’ndan tanıdığımız Dany Glover, Showgirls ve Cocktail’den hatırlayacağınız Gina Gershon ve tabii Terminatör 2’deki kötü robot rolündeki performansıyla gönüllere taht kuran Robert Patrick önemli roller üstleniyorlar. Bizim oyuncularımıza gelirsek; filmin en önemli rolü Haluk Bilginer’e ait. İslam’ın terör ile hiç bir şekilde uzlaşmadığını ve İslam gerçeğinin ne kadar hümanist olduğunu onun diyaloglarında görüyoruz. Bilginer’in canlandırdığı Hacı Gümüş karakterinin tam zıttı iki karakter bulunuyor öykü de. Birincisi fanatik bir cemaatin terörist başı olan Deccal, ikincisi ise ABD’deki İslam karşıtı fanatiklerin öyküdeki temsilcisi Robert Patrick’in canlandırdığı FBI müdürü. Haluk Bilginer’in karakteri Hacı Gümüş senaryoda ne kadar ayrıntılı işlenmişse onun karşıtı iki karakter o kadar karikatürize kalmış. Halbuki bir filmin ana mesajı ona tezat oluşturan fikirlerin iyi yorumlanmasıyla güçlenir. Zaten benim filme en büyük eleştirim bu noktada. Yabancı karakterlerin rolleri çok karikatürize kalmış. Film Mahsun Kırmızıgül ve Haluk Bilginer üzerinden gidiyor. Onun dışındaki karakterlerin yönetilmesinde ve hikayelendirilmesinde problem var. Mesela Mustafa Sandal’ın oyunculuğu iyi ama senaryo içinde o kadar dar bir alana tutsak edilmiş ki o rolün daha etkileyici olarak oynanması imkansız. Halbuki filmin içinde bazı sahneler Türk sineması için bir çok ilki barındırıyor. Özellikle Murat Ünalmış’ın oynadığı bir ülkücü örgütlenmenin yemin töreni var, gerçekten etkileyiciydi. Bunun karşıtı olarak polis öğrencilerinin yemin töreni ve zikir sahnesi filmin önemli bölümleriydi. Filmin başındaki baskın sahnesi de izleyiciyi çok memnun edecektir. Çünkü Türk sinemasında bu tür aksiyon sahnelerinin böylesi başarıyla çekildiğini görmedik. Mahsun Kırmızıgül’ün artı hanesine bir noktayı daha eklemeliyiz. Eşref Kolçak gibi bir efsaneyi öyle iyi kullanmış ki hikayenin içinde diğer iki filmindeki Yıldız Kenter ve Erol Günaydın gibi büyük isimlerle kurduğu iyi ilişkinin, aldığı pozitif performansın rastlantı olmadığını kanıtlıyor. Filmin tümüne baktığımda Mahsun Kırmızıgül’ün çektiği üçüncü film olan New york’ta Beş Minare ilk iki filmden daha fazla eleştirilmeyi hak ediyor. Ama Kırmızıgül’ün bu kadar büyük hacimli bir filmi çekme cesaretini de alkışlıyorum. Sürekli sağlam zeminde gezme kolaycılığına kaçmıyor Kırmızıgül, daha büyüğünü daha zorunu hedefliyor. Risk büyüdükçe kayıplar olacaktır. Bu gün yanlış olan yarın daha doğru olur. Türk sinemasının da buna ihtiyacı var zaten… Mahsun sinemamızın cesaretli yüzü...
FİLMİN KÜNYESİ
l Yönetmen: Mahsun Kırmızıgül l Senaryo: Mahsun Kırmızıgül l Oyuncular: Haluk Bilginer, Mahsun Kırmızıgül, Engin Altan Düzyatan, Ali Sürmeli, Danny Glover, Robert Patrick, Gina Gershon, Mustafa Sandal, Eşref Kolçak
l Yapım: 2010, ABD, Türkiye, 110 dak. l Tür: Aksiyon
Vay Arkadaş güldürdün beni
Türk sinemasının genç yetenekleri Mete Horozoğlu, Fırat Tanış ve Ali Atay Vay Arkadaş filmini bir kahkaha bombası olarak önümüze koydular
Türk sinemasının en güçlü türü komedidir. Bu güç bazen komedinin sömürülmesine de sebep olur. İşte o yüzden çok seyredilse bile bazı filmler eleştirilir, ucuza kaçtığı söylenir. Bu hafta vizyona giren Vay Arkadaş filmi son dönemde çekilen en kaliteli komedi olmaya aday bir film. Filmdeki üç arkadaşı Dilberin Sekiz Günü’ndeki harika performansıyla hatırlayacağımız Fırat Tanış, Nefes filminin hepimizi ağlatan yüzbaşısı Mete Horozoğlu ve İyi Seneler Londra,
40 filmlerindeki performansıyla kendini kanıtlamış olan Ali Atay canlandırıyor. Dikkat ederseniz oyuncuların en iyi filmleri içinde hiç komedi yok. Çünkü Horozoğlu, Tanış ve Ali Atay aslında böylesi komik performanslarıyla görmediğimiz oyuncular. Ama o kadar başarılı bir film çekmişler ki değme komedyene taş çıkartıyorlar. 1958 yılında Memduh Ün’ün yönettiği Üç Arkadaş filmine selam çakan Vay Arkadaş komedinin iyi performanslarla nasıl kaliteli bir şekilde izleyiciye sunulabileceğinin kanıtı aynı zamanda. Manik (Ali Atay), Tik (Fırat Tanış) ve Dildo (Mete Horozoğlu) aynı evde kalan çok yakın üç arkadaştır.
EVGAR ÇOK BAŞARILI
Dildo’nun babası hastalanınca üç kafadar ameliyat için para bulma savaşına girerler. Tek yol araba çalmaktır. Fakat çaldıkları bir arabanın bagajında kokain, diğerinde ceset çıkar. Üçüncü araba ise emniyet müdürünün çılgın kızına aittir. Alın size karmaşa ve komedi. Bu arada üç kafadarın yanında kadın oyuncu olarak Demet Evgar neredeyse bütün performansları gölgede bırakan bir oyunculuk ortaya koyuyor. Evgar bu tür Yeşilçam kokan, komediyi ve dramı içinde barındıran üç filmde daha oynasın Türk sinemasının dört yapraklı yoncasının bir yaprağı olmuştur demek. Gülmek ve iyi film izlemek için gönül rahatlığıyla
Vay Arkadaş’a gidebilirsiniz.
FİLMİN KÜNYESİ
l Yönetmen: Kemal Uzun l Senaryo: Caner Güler l Oyuncular: Demet Evgar, Ali Atay, Mete Horozoğlu, Fırat Tanış, Mustafa Üstündağ Rasim Öztekin l Yapım: 2010, Türkiye l Tür: Komedi
Pak Panter
Özel olarak kurulmuş Pak Panter teşkilatı ve istihbarat elemanlarının başından geçen son derece aksiyonel ve bir o kadarda komik maceraların anlatıldığı, izlendikçe ve serileri üretildikçe tıpkı James Bond ve Pembe Panter filmleri gibi kendi kitlesini oluşturacak olan serinin ilk filmi Pak Panter içine düştüğü durumlarla kendi halklarının gözünde komik durumlara düşen 'paranoyak yönetim anlayışı'nın geleneklerini hicvediyor.
FİLMİN KÜNYESİ
l Yönetmen: Murat Aslan
l Senaryo: Murat Aslan
l Oyuncular: Ufuk Özkan, Mehmet Ali Erbil, Sümer Tilmaç, Doğa Rutkay, Berrak Tüzünataç, Erdal Tosun, Metin Zakoğlu
l Yapım: 2010, Türkiye
l Tür: Aksiyon, Kom
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder